Bursa’nın Yapılacak Yeni Teleferiği Saatte 1800 Kişi Taşıyacak

Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER), Uludağ Milli Parkı’nda 2. Gelişim Bölgesi olarak adlandırılan bölgede yeni yapılaşmalar öngören uygulama planlarına itiraz etti. Doğader Başkanı Murat Demir, “Dünyada yüzde 6, Avrupa’da yüzde 11,5 olan koruma altındaki alanlar Türkiye’de yüzde 1,06 oranında kalmaktadır. Ülkemizdeki oran bu kadar az olmasına rağmen koruma altındaki alanlarımız gelişmiş dünya ölçeğinde yeterli düzeyde koruma sağlanamamaktadır” dedi.

Doğader, Uludağ Milli Parkı’nda yeni yapılaşmalar getiren 1/5000 nazım ve 1/1000 uygulama planlarına itirazda bulundu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nün 31.07.2012 gün ve 5561 sayılı kararıyla onaylanarak, 29 Ağustos 2012-28 Eylül 2012 tarihleri arasında askıya çıkarılan uygulama imar planına itirazda bulunduklarını ifade eden DOĞADER Başkanı Murat Demir, planı askı süresi içinde incelediklerini ve eksikliklerin bulunduğunu tespit ettiklerini söyledi.

Demir, “Derneğimizce yapılan değerlendirmede, 1/100.000 ölçekli planın 5.3. maddesinde ‘planlama bölgelerinde bu plan kararlarına uygun 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planları yapılacak. 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planları yapılmadan alt ölçek planlar ve plan revizyonları yapılamaz’ hükmü yer almakta. 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı yapılmadan, Uludağ Milli Parkı 2. Gelişim Bölgesi 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planının onaylanması 1/100.000 ölçekli plan hükümlerine aykırıdır” dedi.

Uludağ üzerine planlar geliştirilirken Uludağ’ın aynı zamanda bir milli park olduğunun unutulmaması gerektiğini ifade eden Doğader Başkanı Murat Demir, “Milli Parklar Yasası’nın 14. maddesi çok açık ve nettir. Dünya çapında da milli parklar, bu kapsamda hatta insan etkinliklerini sınırlayan daha ağır şartlar altında yönetilir. Yapılan bu son plan değişikliği, Uludağ Milli Parkı kavramında yeri olmadığı halde turizm bölgesi olarak ilan edip yasalaşan Uludağ Milli Parkı 2. Gelişim Bölgesi içinde yer almakta. Her ne kadar burası yasal statüde “turizm bölgesi” olarak tanımlanıyorsa da, Milli Park Kanunu’ndan bağımsız planlar üretilemeyeceği açıktır” diye konuştu.

Yapılan plan değişiklikleri çerçevesinde Bursa Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün, 29 Ağustos 2012 tarih kongre merkezi olarak seçilen alanın “konum itibariyle daha önceden doğallığını yitirmiş olmasını plan değişikliğine gerekçe olarak gösterdiğini dile getiren Murat Demir, “Oysa ki, Uludağ Milli Parkı’nda söz konusu yapay bozukluğun sebebi 2. bölgedeki otellerin yapımı sırasında ortaya çıkan molozu bu bölgeye dökmüş olmalarıdır. 2. Sit alanı olarak bilinen bu bölgede toprak moloz dökülemeyeceği bilindiği halde buna göz yumulması ve sonrada bu bozulmayı gerekçe göstererek söz konusu plan değişikliklerine onay verilmesi düşündürücüdür. Uludağ’daki her yapılaşma diğer alanlarında bozulmalara neden olmakta ve bu bozulma gerekçe olarak gösterilerek yeni yapılaşmalara gidilmektedir” şeklinde konuştu.

Yapılan plan değişikliklerinde “Kongre Merkezi” olarak belirtilen yapılaşma alanının bir kısmının Milli Park kavramı içinde açıklanan “önemli alanlar” üzerine planlanarak değerli bir alanı işgal ettiğini öne süren Doğader Başkanı Demir, “Değiştirilen planlarda, “Kongre Merkezi” olarak tariflenen yer için 1200 araçlık “otopark” öngörüldüğü belirtilmektedir. Derneğimiz, aslında burada otopark yapılmak istendiğini, gelebilecek tepkileri önlemek açısından üst katlarının Kongre Merkezi olarak planlandığını düşünmektedir. Çünkü Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin projelendirdiği ve temelini attığı Yeni Teleferik Projesi, Uludağ’a saatte 1800 kişi taşıyacağı planlanarak üretilmiştir. Bu proje tamamlandığında ve günde 10 saat çalıştığı düşünüldüğünde bir günde 18 bin kişi ulaşımdan yararlanacaktır. Bu yönde düşünüldüğünde, bir milli park olduğu akıldan çıkarılmaması gereken Uludağ’da, geliştirilen yeni teleferik projesi kapsamında karayolu ile yalnızca toplu taşıma araçlarının girmesine izin verilmesi gerekirken, yerel kirlilik yaşatan bir ulaşım biçimi olan karayolu ulaşımını desteklenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu milli park kavramına uymayan bir yaklaşımdır. Ayrıca sözü geçen 2. Gelişim Bölgesinde bulunan otellerde yeterli büyüklükte toplantı ve kongre salonları bulunmaktadır. Yeni Teleferik Projesinin son istasyonu ile planlanan kongre ve otopark alanı arasında yalnızca en çok 10 metrelik yol geçmektedir. Bunlara rağmen planlanan “Kongre Merkezi” ve 1200 araçlık “Otopark”, milli parkı koruma mantığının dışında kalmaktadır. Yapılan plan değişikliklerinde 3. yapı bloğu, günübirlik tesisler olarak belirlenmiştir. Milli park kavramı insan etkinliklerinin sınırlandırıldığı yerlerdir. Yapılan planlarda bu tesislerin “spor alanı” içinde planlandığı görülmüştür. Milli park kavramında günübirlik tesisler çoğunlukla ağaç malzemeden yapılmış, insanların temel gereksinimlerini karşılayan küçük kulübe tarzı yapılardır. Yapılan planlarda günübirlik tesislerin amacı dışında, 4,5 metre gibi fazla oranda kat yüksekliğine sahip ve ne tür malzemeden yapılacağı belirtilmemiş olması nedeniyle yanlış bir uygulamadır. Bu nedenlerden dolayı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nün 31.07.2012 gün ve 5561 sayılı kararıyla onaylanarak, 29.08.2012- 28.09.2012 tarihleri arasında askıya çıkarılan, Osmangazi İlçesi, Uludağ Milli Parkı 2. Gelişim Bölgesi 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı Değişikliği’ne itiraz eder ve itirazımızın kurumunuzca değerlendirilmesi için gereğini arz ederiz” şeklinde konuştu.

Kaynak : yenibursa.com

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*